Amatör Levanten Tiyatrosu
Yeni nesil Levantenler dedelerinin geleneğini yaşatıyor
Haber: Elif Işıl Başkaya
Fotoğraflar: Aykut Uslutekin - Amatör Levanten Tiyatrosu Arşivi
Osmanlı döneminde Avrupa’dan gelerek İzmir’e yerleşen Levantenler, 1600’lü yıllara uzanan tiyatro geleneğini geleceğe taşıyor. Dedelerinin sahnelediği Fransızca ve İtalyanca oyunlarından ilham alan Amatör Levanten Tiyatrosu, 5 yıldır İzmir’de sanatseverlerle buluşuyor.
Levantenlerin İzmir’deki tiyatro geleneği 1600’lü yıllara kadar uzanır. Asırlar boyunca devam eden, savaşlardan dolayı ara verilmesine karşın hiç bir zaman vazgeçilmeyen tiyatro geleneği, kurulan amatör toplulukların, Frenk ve Fassula Mahallelerinde, deniz kenarlarında, konsolosluklarda kendi dillerinde sergiledikleri oyunlar ile yaşatılır. Sokratis Solomonides bu durumu İzmir’de Tiyatro adlı eserinde, “Yıl 1657. İzmir’de Fransız Konsolosluğu’nda düzenlenen dinsel gösterilerin yanında, Corneille’in ‘Nicomede’inin oynandığı değişik kaynaklardan doğrulanmaktadır…” diyerek anlatır. Toplumsal hayatın renkliliğinin tiyatroya da yansıması ile İzmir, 17’nci yüzyıldan sonra ‘tiyatro kenti’ olarak ün yapar. İzmir’de düzenli gösterilerin yapıldığı ilk tiyatronun 1775 yılında kurulduğu anlaşılır. Herkesin masalları ile tanıdığı Andersen, 1838 yılında gezgin olarak geldiği İzmir’de gördüklerini A Poet’s Bazaar yapıtına aktarır, Gustave Flaubert, 16 Ekim 1850 tarihinde sabaha karşı 04.00’te Fransız Tiyatrosu’nda izlediği oyunları yazıya döker.
İzmir’deki sayıları geçmişte 18 bini bulan ancak bugün sadece bin kişi kalan levantenlerin dedelerinin başlattığı bu tiyatro geleneği, şimdi onların torunları tarafından sürdürülüyor. Dedelerinden kalan mirası yaşatıp gelecek nesillere aktarmak isteyen Levantenlerin kurduğu Amatör Levanten Tiyatrosu, beş yıldır ‘perde’ diyor. Kısa sürede İzmir’in en beğenilen tiyatro grupları arasına girmeyi başaran ve bugüne kadar Tuncer Cücenoğlu’nun ‘Boyacı’, Michael Cooney’in ‘Aman Karım Duymasın’, Ray Cooney’in ‘Karmakarışık’, Nicolai Gogol’ün ‘Müfettiş’ adlı oyunlarını sergileyen Amatör Levanten Tiyatrosu bu yıl ise Carlo Goldini’nin ‘İzmirli İmprezaryo’ adlı oyunuyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor.
İzmir Amatör Levanten Tiyatrosu’nun kurucusu Ugo Braggiotti, 1800’lü yıllarda Levantenlerin, kendi aralarında eğlenebilmek için evlerde ‘okuma tiyatrosu’ yaptığını, ancak savaşlar nedeniyle 1940’lı yıllara kadar bu etkinliklere ara verildiğini anlatıyor. Braggiotti o dönemde yaşananları şöyle özetliyor: “Uzun bir boşluktan sonra yeniden ezber tiyatrosu olarak Fransızca tiyatro oyunları başlıyor. 1960’lı yıllarda kadar yine bir ara veriliyor ki ben o dönemi hatırlıyorum. Alsancak Garı’nın karşısındaki Anglikan Kilisesi’nin içinde bir sahne vardı. O dönemde bilinen Levanten aileler tiyatro yapmaya başladılar. Lucien Arkas, Pierre Caporal, Roger Caporal, Febo De Andria, Gilbert Epik, Reginald Gallia, Marie Lou Peartree, May Gallia, Lorraine Lochner, Enzo Sponza, Max Steinbuchel gibi isimler oyunlarda yer aldı. Komedi oyunları sahnelerlerdi. Bir dönem sonra bu kişiler de oynamayı bıraktı.”
2008 yılında İzmir’de Musevi cemaatinin sahnelediği bir tiyatro oyununu izledikten sonra, atalarından miras kalan bu köklü geleneği tekrar hayata geçirmeye karar verdiklerini söylüyor Braggiotti. Bu süreçte çevrelerindeki Levantenlere oyunculuk teklifinde bulunup, tiyatroyu çok seven 15 kişi bir araya gelmişler. Narlıdere Belediyesi’nin Tiyatro Bölümü yönetmenlerinden Aysel ve Vedat Güzel’den de‘Biz amatör bir grubuz ve başka işlerimiz var. Herkes gündüzleri çalışıyor. Böyle bir şey yapılabilir mi? Bize yardımcı olur musunuz?’ diye yardım istemişler. Aysel ve Vedat Güzel’in “Tiyatroyu seviyor musunuz?” sorusuna verdikleri “Evet” cevabıyla Ugo Braggiotti’nin ofisinde çalışmalara başlanmış.
Amatörden, profesyonelliğe geçiş
Tuncer Cücenoğlu’nun Boyacı oyunuyla İzmir Atatürk Lisesi’nin bahçesinde perde demişler. Büyük beğeni toplayan ilk performanslarının, başta Dokuz Eylül Üniversitesi Tiyatro Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semih Çelenk olmak üzere, işin ehli pek çok kişi tarafından ‘profesyonele yakın’ olarak değerlendirilmesi onları daha da motive etmiş. İkinci yıllarında bu kez ‘Aman Karım Duymasın’ adlı bir vodvil ile çıkmışlar sahneye. Sonraki iki sene de vodvil oynamışlar. Oyunların biletleri 10 gün öncesinden tükenir olmuş. Geçtiğimiz yıl, biraz daha ciddi bir komediye girişip, bir dönem komedisi olan Gogol’un ‘Müfettiş’i ile buluşmuşlar seyirciyle. Bu yıl ise Carlo Goldoni’nin ‘İzmirli İmprezaryo’ isimli komedisini sahneliyorlar.
Bu güne kadar yüzeysel değil ince komediler sahnelediklerini belirten Ugo Braggiotti, bu konuda yönetmenlerine çok şey borçlu olduklarını dile getiriyor. Braggiotti, “Beşinci yıla geldiysek yönetmenler sayesinde. Onlar bizi anladı. Yapabileceğimizden fazlasını istemediler. İlk sahneye çıktığımız zaman ile bugün karşılaştırıldığında artık bize amatör demenin zor olduğunu söylüyorlar. Bu bizim için çok mutluluk verici bir gelişme” diyor.
Eş durumundan gruba dahil oldular
Amatör Levanten Tiyatrosu oyuncularının ikisi dışında hepsi Levanten, bu iki oyuncu ise Türk. Braggiotti, Türk oyuncuların gruba katılma hikayesini şöyle anlatıyor; “Bir kural koyulduğunda onun açığı da bulunur. Biz de öyle yaptık. Grubumuzdaki iki Türk’ü eş durumundan dahil ettik. Arkadaşlarımız çok istekliydiler onları kırmadık.”
En küçüğü 20, en büyüğü ise 70 yaşında olan grup üyeleri tam beş yıldır her pazartesi prova yapıyor. Braggiotti’ye göre endüstri mühendisinden sekretere, iç mimardan ev hanımına, psikologdan öğrenciye farklı yaş ve mesleklerden grup üyelerini 5 yıldır bir arada tutan şey ekip ruhu.
Tüm gelir hayır kurumlarına
Tiyatroya başladıkları ilk senelerde tüm masrafları kendilerinin karşıladığını belirten Braggiotti; grup üyelerinin dolaplarındaki elbiseleri küçük dokunuşlarla değiştirip kostüm olarak kullandıklarını söylüyor. Bu yıl sahneledikleri İzmirli İmprezaryo için gerekli kostümleri kendileri temin edemeyince İzmir Devlet Opera ve Balesi Müdürü Aytül Büyüksaraç gruba destek olmuş ve Venedik Taciri operasının kostümlerini kullanmalarını sağlamış.
Geçmiş yıllarda sponsor bulmakta zorlanan ve masrafların çoğunu kendi içlerinde karşılayan grup üyeleri, neyse ki bu sorundan da kurtulmuş. Bu yıl 100 sponsor ile çalışan grubun dekorları, ses düzeni, davetiyeleri hep sponsor firmalar tarafından karşılanmış.
Zaten Amatör Levanten Tiyatrosu sergilediği tüm oyunlardan elde edilen geliri hayır kurumlarına bağışlıyor. Geçtiğimiz yıl gelirlerinin tamamını Van depreminden zarar görenlere bağışlayan ekip bu yıl da Anadolu Otizm Vakfı, Ayşe Faruk Çelebi Vakfı, Piri Reis Denizcilik Derneği ve Buca Yaşlılar Evi yararına sahneye çıkıyor.